İlk İzlenim Neden Bu Kadar Önemlidir?

İlk izlenimler çok önemlidir. Bir fırsat yaratabilir veya fırsatı yerle bir edebilirler. Birisiyle ilk tanıştığınızda, onun hakkında bir yargıya varmak insanın doğasında vardır, ancak insanların sizin hakkınızda 20 saniyeden daha kısa sürede bir fikir, bir algı üretebileceğini biliyor muydunuz?

İlk izlenim nedir?

İlk izlenim, birinin sizinle ilk etkileşiminden sonra kim olduğunuz hakkında yaptığı ilk değerlendirme, ilk algı veya yargıdır. Nasıl göründüğünüz, ne giydiğiniz, nasıl konuştuğunuz ve genel duygusal durumunuz gibi birinin sizinle ilgili ilk izlenimini etkileyen çeşitli faktörler olabilir. İlk izlenimler önemlidir çünkü insan doğası bizi birisiyle ilgili ilk izlenimimize bağlı kalmaya zorlar ve karşımızdaki kişi bize bu inanca aykırı kanıtlar sunsa bile bu fikri değiştirmekte zorlanabiliriz. Bu, bir iş görüşmesinde, bir randevuda veya işyerinde biriyle ilk tanıştığımızda kendimize dair tasvir ettiğimiz izlenimi bilmemizi çok önemli kılar.

İlk izlenim nasıl oluşur?

İlk kez tanıştığınızda, birinin sizi değerlendirmesi için sadece hızlı bir bakış, belki üç-beş saniye yeterlidir. Bu kısa süre içerisinde karşınızdaki kişi sizin dış görünüşünüze, beden dilinize, mimiklerinize, tavırlarınıza, giyiminize göre sizin hakkınızda bir fikir oluşturur. Her yeni karşılaşmada yeniden değerlendirilirsiniz ve bir başkasının sizinle ilgili ilk izlenimi oluşur. Bu ilk izlenimleri tersine çevirmek veya geri almak neredeyse imkânsız olabilir ve genellikle tanıştığınız kişi ile takip eden ilişkinin şeklini belirlerler. Bu nedenle, harika bir ilk izlenim yaratmayı bilmeniz çok önemlidir.

Başkaları hakkında hızlı, düşünmeden, bilinçsiz bir şekilde ani kararlar vermeye için çok sıkı bir şekilde bağlıyız. Hepimiz farklıyız, farklı yetiştirildik, farklı değerlere, eğitimlere, eğilimlere, düşüncelere, tutumlara veya davranışlara sahibiz, farklı geçmişlerden geliyoruz ve hatta bazen kendi önyargılarımızı bile taşıyoruz. Bu nedenle, bir kişiyle ilk tanıştığımızda, görünüşüne, aksanına, ses tonuna ve bize söylediklerine göre onlar hakkında ani bir yargıda bulunuruz.

Birini ilk kez gördükten sonra saniyenin onda birinden daha kısa bir sürede beynimiz kişinin yüzü hakkındaki bilgileri işler ve bu da yeni bir tanıdığın güvenilirlik, yetkinlik, samimiyet, dürüstlük ve ahlak gibi nitelikleri hakkında hızlı birtakım algıları oluşturan sonuçlara yol açar. Cornell Üniversitesi’nde psikoloji profesörü olan Vivian Zayas, bu eğilimin, yabancılarla karşılaştığımızda hayatta kalmak için onun zarar verip vermeyeceğini veya bir bir müttefik olup olmayacağını değerlendirmemiz gereken evrimsel zamanlara kadar uzandığını söylüyor. Dolayısıyla esasında bu, insan olarak doğamızda olan bir şey.

İlk izlenim
İlk izlenim

İlk izlenim neden önemlidir?

İnsanların bu kadar kısa sürede sizin hakkınızda bu kadar kesin bir değerlendirme yapması ve bu anlık izlenimlerin mutlaka hatalı olduğunu düşünmesi haksızlık gibi görünebilir. Yine de pek çok araştırma, bir kişinin gerçek kişiliğini ve yeteneklerini ölçmede ilk izlenimlerin aslında oldukça doğru olduğunu göstermiştir. Bu sonuca bakılırsa ‘bir kitabı kapağına göre yargılayabileceğimiz’ ortaya çıkmıştır. Bu da ilk izlenimi çok önemli kılan ve çok dikkat etmenizi gerektiren bir durum.

Başka bir deyişle, biriyle ilk kez tanıştığınızda, en başından itibaren oyunun içinde olmanız gerekir. Bu, seçtiğiniz kelimelerden ilettiğiniz beden diline kadar her şeyin farkında olmayı içerir. Örneğin bir iş görüşmesinde tutum ve görünüm gibi şeyler genellikle göz önüne alınır ve bunlar bir adayın geleceğini olumlu veya olumsuz yönde etkileyebilir. İş arayan kişi kağıt üzerindeki iş için fazlasıyla kalifiye olsa bile, geç kalma, cep telefonu kullanma ya da temel görgü kurallarını unutma gibi detaylar şanslarını mahvedebilir. “İlk izlenim bırakmak için tek şansınız var” sözü, iş görüşmelerinden satış görüşmelerine kadar pek çok durumda geçerlidir.

İlk izlenim
İlk izlenim

İlk izlenimi etkileyen faktörler nelerdir?

Bir çalışmada bilim insanları, ilk izlenimlerin genellikle en çok sözsüz iletişim ve beden dilinden etkilendiğini buldular. Giysilerin, saç stillerinin, aksesuarların ve bir kişinin dış görünüşünün diğer yönlerinin ilk izlenimler üzerinde görünüşte daha küçük bir etkiye sahip olduğunu buldular. Bununla birlikte, bilim insanları, ilk izlenimleri bilimsel olarak ölçmenin veya değerlendirmenin zor olduğunu kabul ediyor, çünkü sosyal arzu edilirliğe giren faktörler oldukça öznel. Diğer bilim insanlarının araştırmaları da yüz ipuçlarının ve beden dilinin ilk izlenimler üzerinde en güçlü etkiye sahip olduğu fikrini destekliyor. 

Duygularını güçlü bir şekilde ifade eden insanların sözsüz olarak — örneğin, yüz ifadeleri ve beden dilleri ile, daha az etkileyici insanlardan daha çok sevilirler. Bu nedenle, yalnızca kendini ifade etmenin – özellikle sevinç ve mutluluk gibi olumlu duygular göstermenin – iyi bir ilk izlenim bırakabileceği anlaşılıyor. Bu duygular vücut yönelimi, duruş, göz teması, ses tonu, ağız pozisyonu ve kaş şekli ile ifade edilebilir. Diğer yüz özellikleri, baskınlık, dışa dönüklük, yeterlilik ve tehdit gibi diğer izlenimlerle ilişkilidir. Ve bu özellikler, başka bir kişiye nasıl davranmaya başladığımızı anında etkiler.

İlk izlenimlerin bir kişinin hayatını nasıl etkilediği, görünüşlerinin değerlendirildiği duruma bağlıdır. Örneğin, bir ordu mensubu muhtemelen baskın, sert bir karakter olarak görülmek isterken, bir okul öncesi öğretmeni muhtemelen böyle bir şeyi istemez. Bu genel olarak görünümle alakalı bir durumdur. Bunda da yüzün önemli bir payı vardır. Bilime dayanarak, insanların yüzlere bu kadar ağırlık vermesi şaşırtıcı değil. 

Bebekken en çok baktığımız nesneler çevremizdeki insanların yüzleridir. Bunca zaman yüzlere bakmak, yüz tanıma ve yüz-duygu tanıma becerilerinin gelişmesine yol açar. Bu beceriler, başkalarının zihinlerini okumamıza, başkalarıyla iletişim kurmamıza ve eylemlerimizi diğer duygusal durumlarla koordine etmemize yardımcı olmak içindir – başka birinin karakteri hakkında yargıda bulunmak değil. Dolayısıyla, yüzlere ve görünüşe dayalı ilk izlenimler doğal olarak kusurludur, çünkü bunlar zaman içinde geliştirdiğimiz önyargılara dayanır. Bu anlamda esasında ilk izlenime dayalı olarak oluşan algılar taraflıdır, önyargılıdır. Fakat, her şeye rağmen ilk izlenim bir gerçektir, bunu olumlu kılmak her zaman için önemlidir ve birey için avantaj veya yerine göre, doğru oluşmazsa dezavantaj oluşturacak bir unsurdur.

İlk izlenim
İlk izlenim

Olumlu bir ilk izlenim için ne yapmalı?

İnsanlar yeni insanlarla tanıştıklarında belirli nitelikleri sever, insanlar belirli nitelikleri takdir ederler. Yeni insanlarla bağlantı kurarken bu niteliklere sahipseniz, o zaman kesinlikle sizin için harika bir ilk izlenim bırakacaktır. Peki nedir bu nitelikler veya özellikler? En başta belirtmek gerekir ki, insanlar sıcak, kibar, dürüst, güvenilir ve kendine güvenen, çekici insanlardan, rahat, ilginç ve değerli olan insanlardan hoşlanırlar. Temel olarak, insanlar sosyal bir yükten ziyade sosyal bir fayda sağlayacak gibi izlenim veren, böyle görünen insanlardan hoşlanırlar. Dolayısıyla insanlar pozitif olan, her zaman güler yüzlü olan, güzel bir enerji saçan insanların yanında olmayı severler. Bu anlamda en iyi ilk izlenimi yaratmak için, pozitif kalmak, kendinden emin, dürüst ve güvenilir görünmek önemlidir. Kendinizi nasıl taşıdığınız, kendinden emin görünüp görünmediğiniz, kendinizi ne kadar iyi idare ettiğiniz, ne kadar iyi olduğunuz anlamına gelir. Nasıl giyinirsiniz, nasıl kokarsınız, hijyenik görünür müsünüz, yumuşak mı konuşursunuz vb. her şey önemlidir, bu nedenle kendinize güven duymanız, sıcak görünmenizin yanında dış görünüşünüze dikkat etmeniz önemlidir. Temiz, düzenli bir giyim, ilk izlenimin %55’ini oluşturabilir.

Yeni insanlarla tanışmak çoğu zaman bunaltıcı ve göz korkutucu olabilir ve onları kazanmak için sadece birkaç saniyeniz olduğunu bilmek, çoğumuzu bir endişeye sürüklemek için yeterlidir. Ancak iyi haber şu ki, bu çok önemli ilk saniyelerde varlığınızı güçlendiren becerilerde ustalaşmayı öğrenebilirsiniz. Ancak, iyi bir izlenim bırakmak, kim olduğunuzu değiştirmek veya başka biri gibi davranmak anlamına gelmez. Biriyle ilk kez tanıştığınızda en iyi yol, kendi benliğinizin olumlu yönlerini göstermektir. İyi bir izlenim yaratmanın önemli bir parçası, diğer insanları sizin yanınızda iyi ve rahat hissettirmektir. İlk etkinizi en üst düzeye çıkarmanıza ve doğru şekilde hatırlanmanızı sağlamanıza yardımcı olacak bazı önemli araçlar şunlardır:

Gülümseme

Gerçek bir gülümseme, bir insanın sahip olabileceği en çekici özelliklerden biridir. Olumlu bir atmosfer yaratarak ve yanınızdakilerin kendilerini rahat hissetmelerini sağlayarak kelimenin tam anlamıyla bir ortamı aydınlatabilir. Gülümsemek, ilk izleniminizin önemli bir parçasıdır ve karşı tarafa sıcaklık, nezaket ve empati iletecektir. Araştırmalar, ağzınızla olduğu kadar gözlerinizle de gülümsemenin samimi ve güvenilir görünmenize yardımcı olabileceğini gösteriyor. Bunun için, içinizi neşeyle dolduran bir şey düşünün ve gözlerinizin etrafındaki kasların gerildiğini hissedene kadar gülümseyin.

Göz Teması

Biriyle ilk kez tanıştığınızda göz teması kurmak esastır. Gözlerinizi odanın içinde gezdirmek kabalıktır ve konuşmak için daha ilginç birini bulmaya çalıştığınız izlenimini verir. Yere bakmak kendinizden emin görünmemenizi sağlarken, bakışınızı diğer kişinin vücudunda yukarı ve aşağı hareket ettirmek bazıları yargılayıcı olabilir. Göz teması söz konusu olduğunda denge çok önemlidir ve diğer kişiye sabit bir şekilde bakmaktan kaçınmak istersiniz. Konuşma sırasında bakışınızı her 5-10 saniyede bir üçgenin bir noktasından diğerine taşıyabilirsiniz. Bu, tartışılan konuyla ilgili ve ilgili görünmenizi sağlayacaktır.

Selamlama

Pandemi başlangıcına kadar el sıkışma, görgü kuralları içerisinde yer alan önemli bir unsurdu. Ancak şu anda, insanları el sıkışmaya karşı sosyal olarak kabul edilebilir ve garip olmayan bir alternatif dokunsal selamlama biçimi arayışında. Bu gibi durumlarda, bir gülümseme ve dostça bir el hareketi veya kaldırılmış bir el yeterli olacaktır. Önemli olan selamlamanın sıcak, samimi, içten olmasıdır.

İlk izlenim
İlk izlenim

Kişisel Sunum

Acımasız görünebilir ama gerçek şu ki, hepimiz birbirimizi fiziksel görünüşe göre yargılıyoruz. Bedeniniz, görünüşünüz veya yaşınız ne olursa olsun, fiziksel görünümünüze özen göstermek ve duruma uygun kıyafetler giymek, iyi bir ilk izlenim yaratmak için önemli bir pay oluşturacaktır. Bir kişinin kıyafet seçimi, yeni insanlarla ilk kez tanışırken güçlü bir iletişim aracıdır. İyi haber şu ki, küçük değişiklikler bile lehinize olumlu bir izlenim bırakma ihtimalini çarpıtabilir. Bunlar, kıyafetinizin resmiyetini duruma göre ayarlamak, size uygun renkleri giymek ve aksesuarlarınızı özenle seçmektir. Kişisel bakım ve hijyen de genel görünümümüzde önemli bir rol oynar, bu nedenle dişlerinize, saçlarınıza (sakallar dahil), ellerinize ve tırnaklarınıza dikkat etmeyi unutmayın.

Beden Dili

Söylemediğiniz çok şey, aslında birçok şey söyleyebilir. Çünkü sadece sözlerimizle iletişim kurmuyoruz. Yüz ifadelerimiz, el hareketlerimiz ve duruşumuz da diğer insanlarla etkileşime girdiğimizde güçlü mesajlar gönderir. Araştırmalar, insan iletişimindeki anlamın %60-70’inin sözel olmayan davranışlardan kaynaklandığını gösteriyor. Buna rağmen, birçok insan beden dillerini fazla düşünmez ve kafa karıştırıcı veya olumsuz sinyaller göndermenin farkında değildir. Beden diliniz konusunda dikkatli olmak, harika bir ilk izlenim yaratmak için sahneyi hazırlamak için onu ayarlamanıza yardımcı olacaktır. Ne zaman yeni biriyle tanışsanız, şu ipuçlarını aklında tutun: Kollarınızı çaprazlayarak veya çantanızı kucağınıza koyarak önünüzdeki boşluğu kapatmamaya çalışın, tırnaklarınızı ısırmak veya saçınızla oynamak gibi kıpır kıpır hareketleri en aza indirin, duruşunuzun farkında olun ve koltuğunuzda öne eğilmekten veya çok fazla geriye yaslanmaktan kaçının, başınızı sallayarak ve hafifçe öne eğilerek dinlediğinizi gösterin.

Dakiklik

Dakik olmak, diğer insanlara saygı ve nezaket göstergesidir. Bir randevu, iş toplantısı veya aile toplantısı için geç kaldığınızda, başkalarına zamanınızın onlarınkinden daha önemli olduğu mesajını gönderir. Hiçbir şey için zamanında gelemeyen o kişiyi hepimiz tanıyoruz. Bu kişiye karşı çoğu kişi olumlu bakmaz. Zamanında orada olmak, zaman işleyişinizi geliştirmek için adımlar atmak, kişisel ve profesyonel yaşamınıza çok yönlü faydalar sağlayacaktır.

Olumlu Bir Tutum

Olumlu bir tutuma sahip olmak, iyi bir ilk izlenim bırakmanın önemli bir parçasıdır. Ne kadar bakımlı ve iyi giyimli olursanız olun, dış görünüşünüz kötü bir tutumun yaratabileceği olumsuz izlenimi telafi edemez. Olumlu bir tutum sergilemek, özellikle de muhtemelen çok gergin hissettiğiniz mülakat gibi durumlarda her zaman kolay değildir. Diğer kişiye odaklandığınızdan emin olmak ve tüm dikkatinizi ona vermek, sıcak ve güvenilir bir izlenim yaratmada uzun bir yol kat edecektir. Ayrıca yüz kaslarınızı gevşeterek, gülümseyerek ve gözlerinin rengini fark edecek kadar uzun süre göz teması kurarak onların sizi algılamasını artırabilirsiniz. Tutumunuzu ayarlamakta zorlanıyorsanız, kendinizi mutlu, coşkulu veya minnettar hissettiğiniz bir zamanı düşünün ve bu duyguların zihninizi daha iyi bir yere taşımasına izin verin.

Koçluk Merkezi ICF’in en üst Program onayı olan ACTP (AccreditedCoaching Training Program)  program sağlayıcısıdır.

Bize Ulaşın