Toksik liderlik

Her ne kadar farklı isimlerin, farklı şekilde ele almış oldukları toksik liderlik, çoğunlukla iş dünyası temelinde değerlendirilmiş ve liderlerin bir örgüt üzerindeki etkilerine göre ele alınmaktadır. Buna göre toksik liderlik, liderin, altında bulunan çalışanların motivasyon ve moral düzeylerini aşağıya çeken, onların verimsiz bir şekilde çalışmalarına sebebiyet veren ve bunun tüm örgüt geneline yayılmasına sebebiyet veren liderlik modelidir.

Bunun dışında toksik liderlik, bir liderin planlı ve programlı olarak, bilerek ve isteyerek, bir liderin, kendisi ile birlikte hareket edenleri umursamadan hareket eden, bu vesile ile de çevresine aynı şekilde zarar veren liderlik modelini tanımlamaktadır. Bu şekilde söz konusu liderlik modelinin amacı, örgütün işleyişine bilerek zarar vermek olmasa bile, uzun vadede toksik liderlerin bu denli negatif olmaya yatkın yaklaşımları önce liderin çevresine, daha sonrasında örgütün tamamına sirayet ederek zarar vermektedir.

Başka bir tanımlamada ise toksik liderlik, liderin çevresi ile uyumsuz, onlardan hoşnutsuz ve onlara karşı art niyetli, hatta zaman zaman son derece zarar vericisi şekilde davranmasıyla ortaya çıkan bir liderlik modelini ortaya koymaktadır. Aynı zamanda toksik liderlik, liderin, başarıya ulaşma konusunda çevrelerini aşağılamaya çalışarak ve onlara karşı takdir duygularını gizleyerek ulaşmaya çalıştığı bir liderlik modelini de ifade etmektedir. Böylelikle de toksik liderliğin, liderin, çevresinin negatif durumundan beslendiği dile getirilmektedir.

Toksik liderlik içerisinde, liderin mutlak bir hâkimiyeti olmakla birlikte bu hâkimiyet büyük ölçüde liderin geliştirdiği çeşitli taktikler ve uygulamalardan kaynaklanmaktadır. Liderin çevresi buna uyumluluk göstermese bile lider, onların bu şekilde bir uyumluluğu göstermelerini zorunlu kılmaktadır.

toksik

Bunun için de toksik liderler, çevrelerinin psikolojileri üzerinde kurmuş oldukları baskı ile onların sağlayabilecekleri faydadan ziyade, sürecin kendilerine getirisi olmasını, bu olmasa bile çevrenin mutlak olarak, en yüksek düzeyde zarar görmesine çalışmaktadırlar. Bu noktada da bir sabote etme, misillemede bulunma ve adaletsizlik içeren uygulamaların belirlenmesi, toksik liderler açısından net bir biçimde ön plana çıkmaktadır.

Lipman-Blumen, bireylerin neden toksik liderleri takip etmeye istekli olduklarına dair ikna edici bir açıklama yapmış olsa da genellikle toksik liderlerin neden var oldukları ve neden takip edildikleri konusunun netleştirilmesi son derece zordur. Çünkü araştırmacıya göre toksik liderler ve toksik liderlik mekanizması, nitelikli bir şekilde çevrenin aldatılabilmesi konusunda etkilidir.

Bireyler, kendilerini toksik liderliğe karşı savunmasız kılan eğilimler ne olursa olsun onu aşmak istemektedirler. Fakat Kusy ve Holloway’in belirttiği gibi toksik liderlikten uzak durmak kadar kolay değildir. Toksik liderlik, sıklıkla, verdiği zararlardan sonra anlaşılabilen bir yapıya sahiptir. Kusy ve Holloway’in iddiasına göre toksik liderler, son derece ince hesaplar ile hareket etmelerinden dolayı, uzun bir süre zarfı boyunca kendilerini belli etmemektedirler.

Koçluk Merkezi ICF’in en üst Program onayı olan ACTP (AccreditedCoaching Training Program)  program sağlayıcısıdır.

Bize Ulaşın