Günlük Yaşamda Pozitif Psikoloji

Bitmeyen mutluluk arayışı ve tatmin edici bir yaşam sürmeye yönelik yorulmak bilmeyen arayış, pozitif ve iyimser bir hayatın nasıl yaşanacağına dair sayısız program, rehber, çare ve ipucu sağlayarak refahımıza öncelik vermeye kendini adamış bir endüstrinin büyümesine yol açmıştır.

Koronavirüs pandemisi gibi son dönemlerdeki olumsuz olayların ağırlığını hisseden çoğumuz, hayata daha fazla anlam katan şeyleri vurgulayarak toplumlarımızda ve kendimizde pozitifliği vurgulamanın yollarına odaklanmaya çalışıyoruz. İşte tam da pozitif psikolojinin zihinsel sağlığınızda rol oynayabileceği yer burasıdır.

Pozitif Psikoloji Nedir?

Pozitif psikoloji, yaşamın olumlu niteliklerinin esenlik, mutluluk, tatmin ve günlük yaşamlarımızda gelişme yeteneğinin bir bilimi ve çalışmasıdır.

Pozitif psikoloji hakkında anlaşılması gereken en önemli şey, onun gerçekten bilim olduğudur; psikolojinin bir alt alanıdır.

Pozitif psikoloji, 1990’ların sonunda ortaya çıkan ve o zamandan beri popülaritesi artan önemli bir trend haline gelmiştir. Bireylerin ve toplumların gelişmesini sağlayan niteliklere, erdemlere ve yeteneklere odaklanan bir psikoloji disiplinidir. Amerikan Psikoloji Derneği’nin eski başkanı Martin Seligman, bu psikoloji alanının gelişmesini sağlamış olan kişidir.

Alanında önde gelen bir otorite olan Martin Seligman, pozitif psikoloji üzerine yaptığı TED Konuşmasında , psikolojinin temel amaçlarının altını çizerek, bunların mutluluğun genel çalışması için önemini belirtmiştir.

Seligman, “Psikoloji, psikolojik zayıflıkla veya rahatsızlıklarla olduğu kadar insanın pozitif yönüyle, psikolojik anlamda olumlu yönleriyle de ilgilenmelidir” demiştir. “Aynı zamanda en kötü şeyleri onarmak kadar hayattaki en iyi şeyleri inşa etmekle de ilgilenmeli” ve “Normal insanların hayatlarını tatmin etmekle ve sağlığı iyileştirmek kadar yüksek yetenekleri geliştirmekle de ilgilenmeli” diye eklemiştir. Genellikle bu amaçlar pozitif psikolojinin temelini oluşturur.

Bir başka ünlü psikolog olan Christopher Peterson, pozitif psikolojiyi basitçe, hayatı yaşamaya değer kılan şeyin bilimsel çalışması olarak tanımlamıştır. Zayıf yönler yerine güçlü yanları vurgularken, kötüleri onarırken hayattaki iyiyi inşa ederken ve insanların hayatlarını yeterli olmaktan çok daha harika bir hale getirirken insan düşüncelerini, duygularını ve davranışlarını inceleyen bilimsel bir yaklaşımdır.

Pozitif psikoloji, insan gelişiminin incelenmesidir; uygulamada, kişi yaşamına en büyük değeri sağlayan düşünce, duygu ve eylemleri varsayar. Pozitif psikoloji, iyimserlik, umut, mutluluk ve neşe gibi etkilere odaklanır, ancak sadece olumlu duygularla uğraşmaktan daha fazlasıdır. Bu psikoloji alanı aynı zamanda karakter güçleri, benlik saygısı ve esenlik gibi özellikleri, bu tür özelliklerin hayatımıza, işimize ve kişilerarası ilişkilere nasıl uygulanabileceğini ve tüm bu yönlerin bir araya gelerek daha anlamlı bir yaşam elde etmek noktasında başarıya ulaşmaya nasıl katkıda bulunduğunu da kapsar.

Bazen gelişme bilimi olarak da adlandırılan pozitif psikoloji alanı, insanlarda neyin doğru olduğunu, onları neyin mutlu ettiğini bulup bunları geliştirmek ve aynı zamanda insanlarda neyin yanlış olduğunu ve bunların nasıl düzeltileceğini incelemek, insan potansiyelinin genişliğini anlamak için uygulanan aynı bilimsel titizliği kullanır. Kısacası, sadece doğru olana odaklanmak veya sadece yanlış olana odaklanıp onu düzeltmek yerine, yanlış olanı düzeltmeye ve aynı zamanda doğru olanı inşa etmeye de odaklanır.

Pozitif Psikoloji
Pozitif Psikoloji

Pozitif Psikoloji Neden Önemlidir?

Pozitif psikoloji teorilerine göre, pozitiflik yaşamın ana itici güçlerinden biridir. Her birimiz rutin olarak hem iyi hem de kötü sonuçlar yaşarız, ancak kötüleri düzeltmek için iyi şeylerin etkisini kullanmanın yollarını göz ardı ederek olumsuz sonuçlara odaklanmak genellikle daha kolay gelir. Tarihinin büyük bir bölümünde psikolojik araştırmalar, bazılarımızı diğerlerinden farklı kılan psikolojik kusurlar ve anormallikler, olumsuz eylemleri ve davranış kalıplarını açıklayan teşhisler üzerine odaklandı. Bu teşhisler, çoğumuzun kaygı ve depresyon da dahil olmak üzere mücadele ettiği zihinsel sağlık zorluklarını içerir.

Bununla birlikte, pozitif psikoloji araştırmaları, daha çok olumlu düşünce ve eylemler için bilimsel açıklamalara odaklanır. Pozitif psikoloji, düşünce ve davranışlarımızdaki kusurların ve zaafların varlığını inkar etmez, ancak insanların güçlü ve erdemlerine eşit derecede önem verilmesi gerektiğini savunur.

Pozitif psikoloji, günlük davranışlarımızın çoğunda mutluluk potansiyelini en üst düzeye çıkarmak için kişinin bakış açısını değiştirme gücünden nasıl yararlanılacağını öğretir. Bize kendi yaşam kalitemizi iyileştirmek için somut fikirler aşılar.

Pozitif psikolojinin temel amacı, çabalarını eksiklikleri düzeltmeye yönlendirmek yerine, insanları karakter güçlerini keşfetmeye ve beslemeye teşvik etmektir. Pozitif psikoloji, yaşam kalitesini iyileştirmek için kişinin olumsuz bakış açısını daha iyimser bir bakış açısı ile değiştirmesi gerektiğini vurgular.

Pozitif psikoloji önemlidir, çünkü insanları daha anlamlı hayatlar yaşamaya neyin yönlendirdiğini keşfetmek, psikolojik rahatsızlıkları yönetmek, olumsuz davranışları düzenlemek ve değiştirmek ve mutluluğumuzu, verimliliğimizi artırmak için daha iyi stratejilere dönüşebilir. Örneğin, pozitif bir psikolog, bir danışanın kötü bir alışkanlık, bir bağımlılığıyla ilişkili temel özelliklerini analiz etmek yerine, başarılı bir iyileşmeyi başaranların dayanıklılığını inceleyebilir ve gelecekteki hastalar arasında bu tür bir dayanıklılığı teşvik edebilir.

Pozitif Psikoloji ve PERMA Modeli

İyi oluşu teşvik etmek, pozitif psikolojide birincil odak noktasıdır. Daha yüksek refah seviyeleri, artan üretkenlik, daha uzun bir yaşam süresi ve daha tatmin edici ilişkiler ile bağlantılıdır. Bu bağlamda Seligman, iyi oluşu daha geniş anlamda açıklamak ve tanımlamak için PERMA modelini önermiştir. 

PERMA modeli, pozitif psikolojide yaygın olarak tanınan ve etkili bir modeldir. PERMA, mutluluğun, refahın beş temel unsurunun baş harflerinden oluşan kısaltmadır ve pozitif psikoloji alanında yaygın olarak tanınan bir model haline gelmiştir.

P (Positive Emotion) – Olumlu duygular

Olumlu duygular yaşamak, refahı artırmada büyük bir etkiye sahiptir. Olumlu duygular, geçmiş olaylar hakkında şükran ve bağışlamayı teşvik etmekten, anın tadını çıkarmaktan ve gelecek hakkında iyimser olmaktan kaynaklanabilir.

E (Engagement) – Taahhüt/ Bağlılık

Refahınızı arttırmak için, bir katılım, herhangi olumlu, size iyi gelen bir şeye bağlılık duygusu geliştirmek önemlidir. Zamanın izini kaybedebileceğimiz ve zevk aldığımız ve mükemmel olduğumuz bir şeye tamamen odaklanabileceğimiz bir bağlılık duygusuna sahip olmak, önemli bir iyilik halidir. Bunu, zevk aldığınız ve başarılı olduğunuz bir şeyi yaparken kendinizi tamamen buna odaklayarak, enerjinizi buna vererek yapabilirsiniz. Bu katılım duygusu, ‘akış’ olarak bilinen bir deneyim üretir. Akış kavramı, pozitif psikoloji alanının önde gelen isimlerinden Mihaly Csikszentmihalyi tarafından ortaya atılmıştır. Belirli bir hedefle belirli bir meydan okuma için becerileriniz yeterli olduğunda sahip olduğunuz bir histir. Yani uğraştığınız bir hobi olabilir, bunda ne kadar başarılı olursanız o kadar size iyi gelecektir. Ama hobi bir yandan sizi zorlayacaktır, işte bu da hobiyi zevkli kılan şeydir. Bir miktar meydan okuma, bir miktar zorluk içermesi, insanı aktiviteyi sürdürmeye yönelik motivasyon sahibi yapar.

Pozitif Psikoloji
Pozitif Psikoloji

R (Relations) – İlişkiler

Sosyal varlıklar olarak insanlar, gelişmek için genellikle diğer insanlarla bağlantılar kurmaya güvenirler ve bu bağlantılardan elde ettiğimiz destek, hayata bir amaç ve anlam verebilir.

M (Meaning) – Anlam

Mutlu bir yaşam sürmek için tek başına olumlu duygular yaşamak yeterli değildir. Mutluluk şimdiye odaklıdır, şu ana dayanır, anlamlılık ise daha çok geçmişe ve geleceğe ve bunların şimdiki zamanla nasıl bağlantı kurduğuna odaklanır. Seligman, anlam bulmanın mutluluğun en yüksek biçimi olduğunu öne sürer. 

Çoğu zaman delicesine mutlu olan biri bile, hayatında anlam bulamıyorsa gelişmiş bir refah duygusuna sahip olmayabilir. Kendimizi bir amaca adadığımızda veya kendimizden daha büyük bir şeyi fark ettiğimizde, yerini hiçbir şeyin alamayacağı bir anlam duygusu yaşarız.

Anlam, kişisel güçlü yönlerinizi sizden daha büyük bir şeyin hizmetine uygulayarak – sosyal bir amaç gibi – parçası olduğunuz bir topluluğa önemli bir katkı veya bir hayır görevi yaparak elde edilebilir. Hayatınızı anlamlı kılan, anlam katan bir şeyler yapmak insanı gerçekten mutlu eder.

A (Achievement) – Başarı

Hedeflerimize ulaştığımızda ve başardığımızda hiç şüphe yok ki, bir tatmin duygusu hissediyoruz. Bu hedeflere ulaşma dürtüsü yoksa, gerçek bir esenlik duygusuna ulaşmak zordur. Dolayısıyla bu anlamda hayatta hedefler belirlemek, bu hedeflerin peşinden koşmak için kararlar almak ve eylemlere dönüştürmek, daha sonrasında ise bu hedeflere ulaşmak bizi mutlu kılan şeylerin başında gelir.

PERMA modelinde yer alan bileşenlerin her birinin evde veya işte genel refahımıza katkıda bulunma değeri iyi araştırılmıştır ve bu faktörleri bireysel ve toplumsal refahımızın temelleri olarak düşünebiliriz. Bu faktörlerden herhangi birinin tek başına sizi her gün yataktan kalkıp işe gitmeye motive etmesi pek olası değildir. Ama hepsine bir arada baktığımızda, her birinde bir kişi, ekip veya organizasyon olarak nasıl performans gösterdiğimizi, nasıl ilerleme kaydettiğimizi, farkındalık kazandığımızı açık bir şekilde görebiliriz.

Pozitif Psikoloji
Pozitif Psikoloji

Pozitif Psikolojinin Günlük Yaşamda Kişisel Faydalarını Deneyimlemek

Pozitif psikoloji teorisi, eylemlerin veya durumların olumlu yönleri üzerine inşa etmenin genel olarak daha mutlu ve daha tatmin edici bir yaşam için koşullar yaratabileceğini öne sürer.

Mutluluk sadece hoş deneyimleri daha fazla arttırmak, hiç çalışmamak ya da tam tersi çok çalışmak veya meşgul bir hayat yaşamak üzerine inşa edilemez, aynı zamanda amaç ve anlam dolu bir hayat yaşayarak da inşa edilebilir. Bu nedenle, ilgilendiğiniz hobilerin peşinden giderek, becerilerinizi ilgi alanlarınızda üstünlük sağlamak noktasında kullanmak için zaman ayırarak ve tutkulu olduğunuz şeylere uygun bir kariyer yolunu seçerek yaşama sevincinizi artırabilirsiniz.

Seligman’ın önerilerine göre, sizi mutlu eden şeylerden daha fazlasını yapmaya odaklanarak gerçek mutluluk duygunuzu geliştirebilir, böylece günlük rutininizden keyif alabilir ve daha olumlu duygular yaşayabilirsiniz. Ayrıca ilişkilerinizin kalitesini artırmak için çalışmalı, arkadaşlarınız ve sevdiklerinizle daha güçlü bağlar kurmaya çalışmalısınız.

İşinizde veya ilişkilerinizde anlam bulamıyorsanız, Seligman ayrıca kişisel hobilere veya gönüllülüğe yönelmenizi ve başkalarının hayatlarını etkileyerek amaç bulabileceğiniz yeni yollar keşfetmenizi önerir.

Pozitif psikolojinin ilkeleri, başarının kişisel güçlü yönler üzerine inşa edilebileceğini öne sürse de, daha doyumlu bir yaşam elde edebilmeniz için zayıf yönleriniz üzerinde çalışmak ve sağlıklı bir denge kurmak da önemlidir.

Elbette tüm bunları elde etmek ve doğru bir şekilde dengelemek konusunda destek almak isteyebilirsiniz. Bu konuda koçunuz sizin için önemli bir destekçidir. Çünkü pozitif psikoloji kanıta dayalı koçluk uygulamalarının önemli bir bileşenidir. Genel olarak koçlukta pozitif psikolojinin amaçları şu şekildedir:

  • Danışanın hayatını olumlu yönde etkilemek (Bu hedef diğerlerinin üzerindedir ve tüm diğerleri dolaylı olarak bu hedefi besler. Koçluğun temel amacı danışanın hayatını iyileştirmektir.)
  • Danışanın olumlu duygularla ilgili deneyimini arttırmak,
  • Danışanın güçlü yanlarını ve benzersiz yeteneklerini belirlemesine ve geliştirmesine yardımcı olmak,
  • Danışanın hedef belirleme yeteneklerini geliştirmek,
  • Danışanın bakış açısı üzerinde bir umut duygusu inşa etmek,
  • Danışanın mutluluk ve esenlik duygusunu geliştirmek,
  • Danışanda bir şükran duygusu geliştirmek,
  • Danışanın başkalarıyla sağlıklı, olumlu ilişkiler kurmasına ve sürdürmesine yardımcı olmak,
  • Danışanı iyimser bir bakış açısı sürdürmeye teşvik etmek,
  • Danışanın her olumlu anın tadını çıkarmayı yaşamın bir normali haline getirmesine yardımcı olmak.

Özetlemek gerekirse, pozitif psikoloji, bireylerin anlamlı ve amaçlı bir yaşam kurmalarına, hayatta kalmanın ötesinde gelişmeye geçmelerine izin veren, bireylerin güçlü yönlerine ve davranışlarına odaklanan bir psikoloji dalıdır. Pozitif psikoloji her zaman mutlu veya neşeli olmakla ilgili değildir. Toksik pozitifliği teşvik etmez. Pozitif psikoloji, sadece geçici mutluluk üzerinde değil, anlam ve derin tatmin üzerinde durur. Geleneksel psikolojiyi hiçbir şekilde baltalamaya veya onun yerine geçmeye çalışmaz ve “kötü” duygu ve deneyimleri göz ardı etmez. Oldukça basit, pozitif psikoloji, hayatınızın olumlu yönlerini geliştirmeye odaklanır. Pozitif psikoloji uygulamaları, sevdiklerinize takdirinizi göstermeyi, kişisel güçlü yönler oluşturmayı, mutlu olduğunuz, anlam bulduğunuz şeylere odaklanmanızı sağlar.

Pozitif psikoloji hakkında daha fazla bilgi almak ve yaşamınızı daha anlamlı bir hale getirerek daha fazla anlamlı ve kalıcı mutluluklar elde etmeyi amaçlıyorsanız, size bu konuda önemli bir destekçi olabilecek bir koçla iletişime geçmeniz önemli olabilir.

Koçluk Merkezi ICF’in en üst Program onayı olan ACTP (AccreditedCoaching Training Program)  program sağlayıcısıdır.

Bize Ulaşın