Evde Oturan Çiftlere Öneriler

Çin’de başlayıp ardından neredeyse tüm Dünya’yı etkisi altına alan Corona virüsü yüzünden binlerce insan yaşam mücadelesi verirken binlercesi de hayatını kaybetti. İnsanlar hayatta kalma mücadelesi vermeye başladı. Büyük bir kriz ile baş başa kaldık.

connection 4884862 1920

Krizin artmaması için verilen mücadelelerin en başında da karantina bölgeleri oluşturmak, insanların daha fazla hasta olmamaları ya da hastalığın bulaşmasının önüne geçilmesi için onları evlerinde tecrit altına almak oldu.

Eve kapanmak beraberinde yeni bir krizi getirdi.

Çin basınından elde ettiğimiz verilere göre Çin’de boşanma kararı alan çiftlerin sayısında yoğun bir artış oldu.

Çinlilerin kendilerini eve kapatmalarının ardından ilişkilerde yeni bir kriz baş göstermeye başladı.

İlişkilerde çatışmalar arttı. Öyle ki 1 Mart’ta resmi dairelerin açılması ile beraber boşanma dosyaları yığılmaya başladı.

Alınan bilgilere göre Çin’de karantina uygulamasının bittiği Xi’an kentinde çok fazla boşanma talebinin olduğu yönünde. Shaanxi eyaletinin başkentinde boşanma ile ilgili randevuların 18 Mart’a kadar dolduğu bilgisi alındı.

Yine yapılan araştırmalar neticesinde alınan bilgilere göre yaklaşık 2 ay süresince önlem için evlerinde kalan çiftlerde şiddetli geçimsizliğin arttığı sonucunda.

Öyleki corona virüsünün merkez eyaleti sayılan Hubei eyaletinde Şubat 2020’de raporlanan aile içi şiddet bir yıl öncesi ile kıyaslandığında %300 artış göstermiş.

Alınan bir başka veriye göre ise özellikle genç çiftler boşandıktan sonra pişman oluyor.

Çiftler ön kayıt ile kendilerine verilen tarih ve saatte 30-40 dakika içinde boşanma belgesi alabiliyor.

Konu ile ilgili yetkili bir memur özellikle genç çiftlerin boşandıktan sonra pişman olup yeniden evlenmek istediğini belirtiyor.

Aman Dikkat!

Son pişmanlık fayda etmeyebilir.

Belki de ilk başlarda Çin’den yayılan ve ardından neredeyse tüm Dünya’yı etkisi altına alan corona virüsünü pek anlamadık, belki yeterince ciddiye almadık ve sonunda başımıza neler geldi.

Yine Çin’den yeni bir tehlike çanları bu sefer de ilişkiler ile ilgili bir mesaj veriyor olabilir bizlere.

Bu sefer daha erken duyalım bu çan seslerini.

Dikkat edelim ve önlemlerimizi şimdiden almaya başlayalım.

Peki ama nasıl?

  • Birbiriniz ile kaliteli zaman geçirin. Çünkü ilişkiler birlikte geçirilen kaliteli zaman ile gelişir. Her anınızın tadını çıkarın. Birlikte geçirdiğiniz anlardan keyif alın. Beraber çeşitli aktiviteler yapın.
  • Müzik dinleyin
  • Film izleyin
  • Kitap okuyun
  • Dans edin
  • Yoga yapın
  • Meditasyon yapın

books 1204029 1280

  • Geçmişe değil şimdi ve geleceğe odaklanın. Geçmişi sorgulamayın. Zaman çizgisinde geçmişe tekrar geri gidip olayları bir kez daha yaşama şansımız yok. Bu yüzden geçmişte yaşadığınız olumsuzlukları değiştirmeye çalışmayın. Olanı olduğu gibi kabul edip geleceğe odaklanın. Aslında tek gerçek şimdidir. Geçmişte ya da gelecekte olan şey ise zihnimiz. Anın tadını çıkarın. Geçmişteki sorunlara odaklanmayı bir kenara bırakın. Bir taraftan şimdiyi daha iyi nasıl geçirebilirim diye düşünürken diğer taraftan gelecek ile ilgili olumlu düşünceler geliştirin. Gidebileceğimiz tek yer geleceğimizdir. Gelecekte her şeyin daha iyi olması için neler yapabiliriz diye olumlu düşünceler üretin. İlişkilerinizi geçmişe göre değil geleceğinize doru inşa edin. Geçmişe takılmayın yoksa ilerleyemezsiniz.
  • Önce anlamaya çalışın sonra anlatmaya başlayın. İletişim çatışmalarının pek çoğu anlamamak ya da anlaşılmamaktan kaynaklanıyor. Oysa ki iletişimde genel kural şudur.
  • Anla
  • Anlat
  • Anlaş

Karşınızdaki kişiyi doğru anladığınızdan emin olun. Anladığınızdan emin olmak adına ona senin anlattığın şey ile benim anladığım şey aynı mı geribildirimini verin. Bu aşamanın ardından siz anlatın ve ardından ortak bir noktada anlaşın.

Unutmayın bazı zamanlarda tek bir gerçek yoktur. Bazı zamanlarda 3 gerçek vardır. Bunlar;

  • Sizin gerçeğiniz
  • Karşınızdaki kişinin gerçeği
  • Gerçeğin ta kendisi

Öncelikle karşınızdakinin gerçeğini görmeye çalışın ardından ona Ben dilini kullanarak kendi gerçeğinizi anlatın ve sonunda ortak bir gerçeklikte buluşmaya çalışın.

  • Daha çok dinleyin. 2 kulağımız 1 ağzımız var. Bunu dengeli kullanın. 2 kere dinleyip 1 kere konuşun. Sadece söylediklerini değil söylemediklerini de dinleyin. Duygularını mesela. Kalbini dinleyin. Biz buna empatik iletişim diyoruz. Kelimelere takılmayın.
  • Ben değil biz olun. Çift olduğunuzu hatırlayın. Egonuzu rafa kaldırın.
  • Ben dili ile ve Davranış boyutunda iletişim kurun.

İletişimde kullanılan diller

  • Ben dili ve Davranış boyutunda iletişim
  • Sen dili ve Kimlik boyutunda iletişim

Bu dillere ve boyutlara dikkat edelim.

Karşımızdaki kişiye anladın mı? Demek bile ona ben anlattımda sen anladın mı mesajını verecektir. Bunun yerine anlatabildim mi? Demek bile iyi bir başlangıç olabilir.

Kişiyi değil davranışı eleştirin. Sen böylesin sen şöylesin yerine bana göre bu davranışın doğru değil mesajı verin.

Mümkün se eleştiriyi ve sorguyu bırakın.

  • Genellemelerden kaçının.
  • Hep
  • Her zaman
  • Hiç vb. gibi

Beni hiç anlamıyorsun yerine; bu sözlerin ile kendimi tam olarak anlatamadığımı düşünüyorum gibi.

Her zaman aynı şeyi yapıyorsun yerine; bana göre bu davranışın doğru değil gibi.

  • Birbiriniz ile aynı zamanda yakın bir arkadaş olun. Çünkü sağlıklı ve uzun ilişkiler sağlam bir arkadaşlık temeline dayanır.
  • Bu dönemde para ve borçlara çok odaklanmayın. Yapılan araştırmalar para ile ilişkinin uzunluğu ve tatminliyi üzerinde bir bağlantısı olmadığını göstermiş.
  • Birbirinize her zamankinden daha fazla değer verin.
  • Birbirinize teşekkür edin. Çünkü Teşekkür etmenin çok güçlü ve yapıcı bir enerjisi var
  • Sevgi sözcükleri söyleyin. Bu zamanlarda birbirinize her zamankinden daha fazla seni seviyorum deyin ya da davranışlarınız ile sevginizi gösterin. Çünkü Dünya’daki en yapıcı en güçlü enerjilerden biridir sevgi.
  • Kendinizi de sevin. Unutmayın sevgi sizin içinizde var olan bir duygudur. Siz içinizdeki bu duyguyu karşınızdaki kişide sıfatlandırıyorsunuz. Kendinizi severseniz karşınızdakini de seversiniz.
  • Birbirinize saygı duyun.
  • İlişkinize emek verin. Çünkü emek verdiğiniz şeyi büyütürsünüz.
  • İlişkinize ve birbirinize inanın.
  • Korkunun sizi ele almasına izin vermeyin. Korkularınızı bir kenara bırakın.
  • Hata yaptı iseniz özür dileyin. Çünkü özür dilemek bir erdemdir. Karşınızdaki kişi bir hata yaptı ise onu affedin. Affetmenin ne kadar önemli ve kolaylaştırıcı olduğunu kendinize sık sık hatırlatın.
  • Öfkeyi bırakın.
  • Her şey olması gereken zamanda olması gereken mükemmellikte gerçekleşir. Mükemmeli aramayı ve mükemmeliyetçiliği bırakın. Hiç kimse mükemmel değildir. Herkesin bir kusuru var. Birbirinizi kusurlarınızla kabul edin.
  • Birbirinizi olduğu gibi kabul edin. Birbirinizi değiştirmeye çalışmayın.
  • Birbirinizin Dünya Modeline saygı duyun.
  • Fiziksel temas önemli. Birbirinize daha fazla temas edin. Sarılın.
  • Bitti derseniz biter. Belirli bir süre ayrılık fikrini rafa kaldırın. Hiç değil ise bu kriz bitene kadar. Unutmayın!

Son pişmanlık fayda etmez.

  • Yıkan değil yapan olun. Bir bina dakikalar içinde kolaylıkla yıkılabiliyor. Kolay olmayan yapmak.
  • İlişkinizin mimarı olun.
  • Hatırlayın!

Gidebileceğiniz tek yer geleceğiniz. Gelecek sizin elinizde.

Dİlara ALTINKAN

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Koçluk Merkezi ICF’in en üst Program onayı olan ACTP (AccreditedCoaching Training Program)  program sağlayıcısıdır.

Bize Ulaşın